1 Kasım 2014 Cumartesi


                 
UTEF (Uluslararası Trabzon  Edebiyat Festivali'nin ardından)

SONBAHAR SAĞANAĞINDA SANATIN SICAĞI

Kadir ŞİŞGİNOĞLU *

Ekim sonu, Kasım ortaları Trabzon’da, Karadeniz de  doğa ayrı bir  güzeldir. Doğa ilkbaharın  ve yazın yeni yetme yeşilinden kurtulur. Olgunlaşır serpilir gelişir ve kızıl ile  derin bir aşk yaşamaya  başlar. Bu aşk  yeşilden sarıya, kahverengiden turuncuya  , kırmızıdan dumanlı  yeşile bir çok renk  armağan eder doğaya. Bu  renkler açık  güneşli  havada görsel bir senfoni oluşturur.
Yer  yer sürülmüş, kabarmış  toprağın kahverengisi , ıslanmış kayaların parlak  grisi ile  buluşur . Bazen hiç  umulmadık  yerden  çıkan bir sis  bulutu  bir  duvak olur örter yüzünü doğanın . Bu  mevsimde doğa  kendine  çağırır insanı. İzlediğiniz  kısa  anlarda bile  bakışlarınızı tutsak  alır.

Bu sene Ekim yağmurları erken düştü Trabzon’a …Biz  pastırma  yazı beklerken uzun ,  zaman zaman  da sert yağan sonbahar yağmurları içimizi üşüttü. Dışarıda omuzlarımızı ısıtan güneşi, içeride dumanı tüten  çayın sıcağını özledik. Arada  bir güneş  yüzünü gösterdi de kış  mevsiminin melankolik  isyanına  dalmaktan  kurtardı  bizi.

Ekim  ayında  önce sonbahar  yağmurlarının sonra da  sanat yağmurlarının  sağanağına  yakalandıTrabzon. Sanatevi’nin   düzenlediği  6.sanat günlerinin  dokuz  gün  süren  etkinliklerini zihninde  sindirmeye fırsat bulamadan Uluslararası bir etkinliğin ismini duydu. UTEF (Uluslararası Trabzon Edebiyat Festivali)

Karadeniz  Yazarlar Birliği’nin  düzenlediği Trabzon’da  konsolosluk  düzeyinde  temsil edilen  Rusya Federasyonu, Gürcistan,  İran , ev sahibi  Trabzon  ve Türkiye’den  çok sayıda yayıncı ,şair- yazarlar  katıldı.  Türk yazar  Peyami Safa, İranlı yazar Seyid Muhammed Hüseyin Behçet-Tebrizi (Şehriyar), Gürcü yazar  Nodar Dumbadze, Rus yazar Aleksandre Puşkin'in anısına  adanan, danışmanlığını  yazar-sanat eleştirmeni Ümit Yaşar Gözüm’ün yaptığı  festivalin konusu “tarih ve  mekan” olarak  belirlenmişti.

20 Ekim  Pazartesi günü yapılan UTEF in açılışı için seçilen mekan restorasyonu yeni tamamlanan Alacahan’dı.”Tarih ve ve mekan” ana teması ile  yapılan festivalin açılışına bu tarihi mekan  çok  yakıştı. Festivalle  birlikte  açılışı  yapılan Alacahan’ın   odalarının geleneksel  el sanatlarının uygulama  atölyelerine  dönüştürülerek    yaşayan etnografya müzesi  gibi  hizmet verecek olması  müze  araştırmacısı olarak beni sevindiren  bir  başka  olaydı. Ana etkinlik  mekanı olarak Trabzon Büyükşehir  Belediyesi Hamamizade İhsan Bey Kültür  Merkezi  salonlarının kullanıldığı festivale Akçaabat,  Maçka, Tonya ilçeleri de  ev sahipliği yaptı. Festivale  üç  üniversitemiz  KTÜ , Avrasya Üniversitesi ve  ATATÜRK Üniversitesi destek  verdi. Festival boyunca  programda  belirtilen etkinlikler  yapılırken , katılımcılar için düzenlenen gezi lerde  sıcak  paylaşımlar  yaşandı.İran, Gürcü ve Rusya Federasyonunu  temsilen   gelen yazarlarla kurulan  diyaloglarda  benzer  kültürel köklerden  beslendiğimizi,  aynı kültür  çanağına  kaşık salladığımızı görmenin mutluluğunu yaşadık.Rusya Federasyonu  temsilcisi  iki  yazarın (Leyla  ve Abdullah) Osetya  Özerk bölgesinden  İnguş ve Balkar Türkü olması  Balkar Türkü olan Abdullah’ın  festivale  bir  ay kala Türkçe  öğrenmeye  başlaması  ve Festivalin  kapanış  konuşmasını Türkçe  yapması  köklerin  buluşması adına  sıcak  sürprizlerdi. Karşılıklı kültürel  etkileşim, paylaşım  eminim bundan sonra üretimlerimize ve  hayata bakışımıza yeni  katkılar sağlayacak.

Her biri kendi  alanında yetkin  ürünler  veren değerli   şair-yazar , yayıncı, akademisyenler , bilim ve  kültür  insanları etkinliklerde düşüncelerini  ve  ürünlerini  paylaştılar.Festival sonunda  herkes  az  veya  çok  çıkınına bir  şeyler atabildi.

Festivalin son gününde  yazdığım  Müze Kültürü ve  Eğitimi kitabımla  ilgili olarak “Kent Kültüründe Müzelerin Önemi”  konulu  bir konferans  verdim. Edebiyat dünyasında  yerini, yurdunu ve haddini bilen  bir  ressam-akademisyen  olarak  Trabzon’da ilk  kez yapılan Edebiyat Festivali'nin (sonucu  nasıl  olursa  olsun) başarılı  geçmiş  olduğunu söyleyebilirim. Trabzon şu an bunun  çok  farkında  olmasa da ilk kez uluslar arası Edebiyat Festivali  yaptı  ve kent belleğine olumlu  bir  iz bıraktı. Bunun  başarılmasında Karadeniz  Yazarlar  Birliği Derneği  başkanı  E.Ala Türkmen’in  başkanlığında yönetim kurulunun  özverili çabasının katkıları  büyüktür.

Magazin kültürünün egemenliğinde  giderek bilim-kültür-sanat toplumu  olmaktan  uzaklaşması  nedeni  ile, ülkemiz ve toplumumuz  adına  gelecek endişesini fazlaca  duyduğumuz  bu günlerde, salonların  çoğunlukla  boş  olması bile umutlarımızın  azalmasına  yol açmadı, açmayacak…
Çünkü;  sonbahar yağmurları  ile Ekim ayında Trabzon’da  toprak demini aldı. Baharda  kültür tarlasında  yeni  ürünler yeşerecek….Tüm emek  verenlere  teşekkürler…..

*KTÜ Fatih Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü-Öğretim Görevlisi



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder